Psikiyatri ve Psikoterapi

Psikiyatri ve psikoterapi hakkında her şey...

Yaygın Anksiyete Bozukluğu

Kullanıcı Oyu: 5 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin
 

Anksiyete (Kaygı) Nedir?

Yaygın Anksiyete BozukluğuKaygı yaşamın normal bir parçasıdır. Herkes günlük yaşam içinde değişik konularla ilgili kaygı duyabilir. Yetişmesi gereken bir iş, sınav, sağlık, para, çocuklar ve aileyle ilgili sorunlar birçok insanı kaygılandırabilir. Aslında kaygı, bir ölçüde bizim günlük sorunlarla baş edebilmemiz için hazırlıklı olmamızı, bir tehlike durumunda da hızlı karar verip kurtulmamızı sağlar. Normalde bu tür kaygı hafiftir, baş edilebilir düzeydedir ve günlük işlevselliğimizi bozmayacak düzeydedir.  

Yaygın Anksiyete Bozukluğu Nedir? 

Yaygın Anksiyete Bozukluğu (YAB) olan kişilerde ise “sürekli, aşırı ve durumla uygun olmayan bir endişe durumu” söz konusudur. Aşırı endişe, kişinin günlük yaşamını olumsuz yönde etkiler ve hatta olağan yaşam etkinliklerini sürdürmesini engeller. Bu kişiler her durumda olası en kötü sonucu düşünürler, her şey kendi denetimlerinin dışındadır, iyi bir olasılık ya da geriye dönüş mümkün değildir. YAB’da aşırı endişe ve kaygı genellikle sağlık, aile, para ya da iş gibi konularla ilgilidir. Denetlenemez nitelikte olan endişe hali en az altı ay boyunca hemen her gün vardır ve gün boyunca sürer. Kişi, kendini, kuruntulara kapılmaktan alıkoymakta güçlük çeker.

Endişe ve kuruntulara, aşağıdaki belirtilerden en az üçü eşlik eder:

  • Sürekli bir tedirginlik,
  • Kolay yorulma,
  • Odaklanmakta güçlük çekme,
  • Çabuk kızma,
  • Kas gerginliği ve
  • Uyku bozukluğu.

Yaygın Anksiyete Bozukluğu Belirtileri Nelerdir? 

Gerçek bir neden yokken ya da nedeni olsa bile durumla uygunsuz olan, aşırı olan denetlenemeyen nitelikteki endişe hastalığın temel belirtisidir. Çoğu zaman kişi endişelerinin aşırı olduğunun farkındadır, ancak endişelenmelerini denetleyemezler ve bir türlü sakinleşemezler. Çevrelerinde “aşırı evhamlı” olarak tanınırlar. Yorgunluk, dikkat bozukluğu ve konsantrasyon güçlüğü, en ufak sesle kolayca irkilme, uykuya dalamama ve gece sık sık uyanma diğer önemli belirtilerdir.

YAB’a sıklıkla sanki fiziksel bir hastalık varmışçasına kendini gösteren bazı bedensel belirtiler eşlik eder. Bu belirtiler: nedensiz yorgunluk, baş ağrısı ve kas ağrıları, yutma güçlüğü, titreme ve seğirmeler, terleme, tahammülsüzlük, bulantı, sersemlik hissi, sıcak basması gibi fiziksel yakınmalardır. Çökkünlük belirtileri de sık görülür.

Yaşanan kaygının şiddeti, süresi ya da sıklığı, korkulan olayın gerçekleşmesi olasılığına ya da olası etkilerine göre aşırı bir düzeydedir. YAB olan erişkinler, çoğu zaman, günlük, sıradan yaşam olaylarıyla ilgili kötü olasılıkları düşünerek üzülüp dururlar. İşle ilgili sorumluluklar, parasal sorunlar, aile bireylerinin sağlığı, çocuklarının başına gelebilecek kötü olaylarla ilgili olarak ya da ev işleri, arabanın onarımı ya da bir yere geç kalma gibi çok ufak olaylar için, kötü olasılıkları düşünerek üzüntü duyabilirler. Bu rahatsızlık sürdükçe, üzüntü duyulan konular da değişebilir.

YAB, çok büyük bir sıklıkla duygudurum bozukluklarıyla, diğer anksiyete bozukluklarıyla ve madde kullanımı ile ilişkili bozuklarla birlikte görülür. İrritabl bağırsak sendromu ya da baş ağrıları gibi, zorlanmayla ilgili diğer durumlar da sıklıkla bu duruma eşlik eder.

Kendinizde Anksiyete Bozukluğu olup olmadığını test etmek istiyorsanız buraya tıklayın.

Anksiyete Bozukluğunuzun şiddetini ölçmek için buraya tıklayın.

Yaygın Anksiyete Bozukluğu Ne Sıklıkta Görülür? 

YAB’nun yaşam boyu görülme sıklığı %5-6’dır. Başka bir deyişle, her 100 kişiden 5-6’sı yaşamlarının herhangi bir zamanında bu rahatsızlığı yaşayabilir. Epiderniyoloji çalışmalarında, bu rahatsızlığı olanların yaklaşık üçte ikisinin kadın olduğu görülmektedir. Yaşla birlikte kaygı duyarlılığı artar. YAB yaşlılıkta en sık görülen anksiyete bozukluğudur.

Yaygın Anksiyete Bozukluğu Nasıl Oluşur? 

Stresler YAB’ın gelişiminde önemli rol oynar. Çocukluk dönemi ve genç erişkinlik çağları arasında başlayan YAB, yavaş ve sinsi bir gelişim gösterir. Hastalığın belirtileri dönem dönem iyileşmeler ve alevlenmeler gösterir. Stresli yaşam olayları olduğunda belirtiler çoğunlukla kötüleşir. Hastalığın oluşmasında “kalıtsal etkenler, beyin nörokimyasındaki değişiklikler, kişilik özellikleri ve stres verici yaşam olayları” etkilidir. Hastalar yorgunluk, gerginlik, kas ağrısı ve baş ağrısı gibi bedensel belirtiler nedeniyle çoğu zaman psikiyatri dışı branş hekimlerine başvururlar ve doğru tanının konması ve uygun biçimde tedavi edilmesi gecikebilir. YAB olan çoğu kişi, yaşamı boyunca kaygılı ve sinirli olduğunu söyler. Yarısından çoğu, bu durumun çocukluk ya da ergenlik yıllarında başladığını belirtirse de, 20 yaşından sonra başladığı da olur.   

Yaygın Anksiyete Bozukluğu Nasıl Tedavi Edilir? 

YAB tedavi edilebilir bir hastalıktır. İlk yapılması gereken bir psikiyatri uzmanına başvurmaktır. İlk başvuruda kapsamlı bir psikiyatrik değerlendirmenin yanı sıra, bu belirtilerin herhangi bir fiziksel hastalıktan kaynaklanıp kaynaklanmadığını anlamak için bazı incelemeler yapılacaktır.

Tedavi gören YAB’lı hastaların çoğunluğu tedaviden yarar görür. Bu rahatsızlığın ağır olmayan biçimleri, ilaç tedavisine gerek olmadan, yalnızca psikoterapiye yanıt verebilirler.  Psikoterapi ya da ilaç tedavileri birlikte ya da ayrı ayrı da uygulanabilir. Bu yöntemlerden birinin ya da birlikte uygulanmasının etkin olduğu gösterilmiştir. Hangi tür tedavinin size uygun olabileceğine doktorunuzla birlikte karar vermek yerinde olacaktır. Bir kişi için uygun olan bir tedavi, diğeri için uygun olmayabilir. Her kişi, bireysel olarak,

  • Yaşadığı rahatsızlığın şiddetine ve süreğenliğine,
  • Bedensel belirtilerinin şiddetine,
  • Ortaya çıkartan zorlayıcı etkenlerin varlığına ve
  • Kişilik özelliklerine

göre değerlendirilmelidir.

YAB tedavisinde en sık kullanılan ve etkinliği kanıtlanmış psikoterapi yöntemi Bilişsel-Davranışçı Psikoterapidir. Bu psikoterapide hastanın geçmiş yaşamında yaşadığı veya şahit olduğu olumsuz olaylar ve yaşantılar sonucu kendisi, dış dünya ve gelecekle ilgili oluşturduğu hatalı temel inançları ve düşünceleri ortaya çıkarılır. Bu hatalı inançlarına bağlı olarak ortaya çıkan hatalı ve işlevsel olmayan otomatik düşünceleri daha işlevsel ve gerçeklerle daha uyumlu düşüncelerle yer değiştirilmesi sağlanır. Aynı zamanda verilen alıştırmalar ve ev ödevleri ile bu kişilerin belirsizliğe ve kaygılanmaya tahammül gücünün artması sağlanır. Psikoterapinin sonucunda ise bu kişiler kaygıları ile daha rahat başa çıkmayı ve kaygılarını kontrol etmeyi öğreniş olurlar.  

YAB tedavisinde antidepresan ve anksiyolitik ilaçlar kullanılır. Bu ilaçlar depresyonun ve başka anksiyete bozukluklarının tedavisinde de kullanılır. YAB’da etkin oldukları iyi bilinmektedir. Tedavinin amacı kaygı ve gerginliğin hızla tedavi edilmesidir. Tedavide kullanılan ilaçların ciddi yan etkileri ve bağımlılık riskleri yoktur. YAB’da kaygı gidermeye yönelik kullanılan benzodiyazepin grubu ilaçlar yeşil reçeteyle verilmektedir. Bu grup ilaçlar da ancak “doktorunuzun önerdiği dozlarda ve sürede” kullanıldığında etkili ve güvenli kullanılabilir. İlaç tedavisinin etkisi birkaç haftadan önce başlamayacaktır. İlaç tedavisi belirtiler tamamen düzelene kadar sürmelidir. Tam düzelme sağlandıktan sonrada tedaviye en az 1 yıl daha devam edilmelidir.

Yorumlar  

#1 yıldız 29-12-2012 21:06
kendimi çok kötü hissediyorum sanki bu ben degilmişim gibi özelliklede akşamları yemek yiyemiyorum nefes alamıyorum iki haftada dört kilo verdim ruhum daralıyor lütfen benim gibi olanlar varsa bana yardım etsin iki günde bir acillik oluyorum:(
#2 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 04-01-2013 22:47
Merhaba Yıldız Hanım,
Öncelikle geçmiş olsun, şikayetlerinize göre sizde Yaygın Anksiyete Bozukluğu var gibi görünüyor. Ayrıca anksiyete bozukluğuna eşlik eden Major Depresyonunuz da olabilir. Size önerim doktorunuzun verdiği tedaviyi düzenli kullanmanız ve sık aralıklarla kontrole gitmenizdir. Saygılarımızla.
#3 halim 07-01-2013 13:02
Edindiğim bütün bilgiler bende anksiyite bozukluğu olduğunu gösteriyor. Hatta bu belirtileri babamda da görüyorum, 8 yaşındaki oğlumda da. Ben 33 yaşındayım benim için ve oğlum için ne yepabilirim? Yönlendirmeleri nize ihtiyacım var.
#4 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 12-01-2013 20:24
Size önerim hem kendiniz hem de oğlunuz için bir psikiyatri hekimine başvurmanızdır. Ayrıca yaygın anksiyete bozukluğu için psikoterapi yardımı da alabilirsiniz. İdeali ilaç tedavisi ve psikoterapiyi aynı anda yapabilecek bir psikiyatri uzmanına gitmenizdir. Saygılarımızla.
#5 erol 24-01-2013 18:29
Selamlar....
Eşimde dönemsel aralıklarla kötü bir haber aldığında bayılma ve konuşmama gibi durumlarla karşılaşıyorum. eşim çevresi ile iletişim kurmada ciddi sıkıntı yaşıyor. Çevresine karşı şüphe ve güven duyma gibi sıkıntıları mevcut. en ufak bir meselede bile karar vermede zorluk çekiyor, çevresinin hakkında olumsuz bakacağı endişesi çok. ne yapabilirim.... ilginiz için reşekkür
#6 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 25-01-2013 18:30
Merhaba,
Bu bilgilerle eşiniz hakkında kesin bir şey söylemek mümkün değil. Bu bilgiler çerçevesinde Konversiyon Bozukluğu dediğimiz bir rahatsızlığı olabilir. Ancak şikayeti olan kişi ile yapılacak bir görüşme ve pskiyatrik muayene sonucu kesin bir şey söylenebilir. Size önerim bir psikiyatri hekimine başvurmanızdır. Bu şikayetleri ile ilgili yapılacak ayırıcı tanı muyemnesi sonucu eşinizin durumu hakkında kesin karar verilebilir. Saygılarımla.
#7 zeynep 01-06-2013 01:11
Merhaba, ansıkıyete hastalıgını 2 sene yasadım, aradan seneler gecti ve kendımı cok ıyı hıssıdyorum. Ancak ben karakter olarak her zaman sınırlı, hiç birşeyden memnun olmayan, eleştiren, en iyisi olsun dıyen karşımdaki kimselerin saçma sorularına tepkısız kalmak yada sinirlilik gösteren, sinirlenince patlayan biriyim. Komşular gürültü dahi yapsa içimdekileri açık açık söyluyorum, resmen kusuyorum. Sakin huzurlu bır yasam yasamak adına; böyleyim şu an, 31 yaşındayım, karakterımde de sınırlılık asabılık var, ansıkıyete zaman zaman tekrarlanma olasılıgı olsa bile benim karakterım boyle. Ne önerirsiniz?
#8 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 13-06-2013 19:10
Merhaba,
Tarif ettiğiniz şikayetlerinize ve özelliklerinize bakılırsa sizde Mükemmeliyetçi (Obsesif-Kompul sif) kişilik yapısı var. Obsesif kişilik yapısına sahip olan insanlarda Yaygın Anksiyete Bozukluğu çok sık görülür. Size önerim bu kişilik yapısına, aşırı sorumluluk duygusuna ve buna bağlı aşırı kaygılı olma durumunuza yönelik bir psikiyatri uzmanından Bilişsel-Davran ışçı Psikoterapi almanızdır. Ayrıca beraberinde ilaç tedavisi de alırsanız bu sıkıntılarınızl a ve kaygılarınızla daha iyi başa çıkabilirsiniz.
Saygılarımla.
#9 burhan 11-09-2013 04:14
Merhaba, benim sorunum hic bi şekilde hiç birseyden mutlu olamıyorum, tuaf duşnceler içinde kayboluyorum, surekli canim sıkılıyo. doğruyu bildiğim halde gülemiyorum . İntahar etmekten baska birsey gelmiyor içimden. Lutfen bana yardm edin.
#10 Yigit 13-09-2013 02:37
Selamlar. Anksiyete teşhisim vardı. İlac tedavisini reddettim. İlaclari kullanmadan ve psikiyatrik tedavi.olmadan duzeldim. Anksiyetemin üzerinden yaklasik 3 yil gecti. Son bir hafta icerisinde kendimle ilgili problemlerim var, anksiyetem reankarne olup geri dondu. Eski anksiyetem annemi kaybetme kaygisiyken simdiki kendimi. Olum korkum yogun. Sanki göğüsume öküz oturmuş gibi hissediyorum. Kendimle ilgili hastalık şuphelerim var. Fakat hastalık hastasi degilim. Anksiyeteden oldugunu biliyorum. Ne yapmaliyim?
#11 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 16-09-2013 20:49
Alıntılandı burhan:
Merhaba, benim sorunum hic bi şekilde hiç birseyden mutlu olamıyorum, tuaf duşnceler içinde kayboluyorum, surekli canim sıkılıyo. doğruyu bildiğim halde gülemiyorum . İntahar etmekten baska birsey gelmiyor içimden. Lutfen bana yardm edin.

Merhaba, sizin tarif ettiğiniz şikayetler Major Depresyon rahatsızlığını işaret etmektedir. Size önerim zaman kaybetmeden bir psikiyatri hekimine başvurun ve tedavi olun. Depresyon tedavisi olan bir rahatsızlıktır.
Saygılarımla.
#12 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 16-09-2013 20:59
Alıntılandı Yigit:
Selamlar. Anksiyete teşhisim vardı. İlac tedavisini reddettim. İlaclari kullanmadan ve psikiyatrik tedavi.olmadan duzeldim. Anksiyetemin üzerinden yaklasik 3 yil gecti. Son bir hafta icerisinde kendimle ilgili problemlerim var, anksiyetem reankarne olup geri dondu. Eski anksiyetem annemi kaybetme kaygisiyken simdiki kendimi. Olum korkum yogun. Sanki göğüsume öküz oturmuş gibi hissediyorum. Kendimle ilgili hastalık şuphelerim var. Fakat hastalık hastasi degilim. Anksiyeteden oldugunu biliyorum. Ne yapmaliyim?

Merhaba, daha önce bir şekilde anksiyete bozukluğunuzun üstasinden yardım almadan gelmişsiniz. Ancak şikayetiniz tekrar nüks etmiş anlaşılan. Size önerim bir psikiyatri hekimine gidin ve yardım alın. Bu yardım ilaç tedavisi de olabilir psikotarapi de veya her ikisi birden de olabilir.
Saygılarımla.
#13 Mehmet 18-09-2013 21:51
Benim bisene içinde bikaç kere tekrarlayan kaygıbozukluğu olduğunu düşündüğüm hallerim oluyor fiZiksel olarak çok etkili;carpinti nefes darligi el ve ayaklarda usume basgosteriyo yardim almam gerektigini dusunuyorum ne onerirsiniz?
Tesekkurler
#14 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 20-09-2013 19:05
Mehmet bey size önerim bir psikiyatri hekimine başvurun ve şikayetlerinizi ayrıntılı biçimde anlatın. Gerekirse bu şikayetlerinize neden olabilecek bedensel bir rahatsızlığınız olup olmadığı da araştırılır. Eğer bedensel bir neden bulunamaz ise psikiyatrik tedavi ile şikayetlerinizi n tedavisi yapılır.
Saygılarımla.
#15 barıs 17-11-2013 01:41
bana 2011 yılında an Yaygın Anksiyete bozukluğu teşhisi konuldu. doktorum (cipralex 20) ile ilaç tedavisine başladı. İlk zamanlar düzelme olmasına rağmen birinci yılın sonunda ruhsal(aşırı neşe ) ve cinsel yönden sıkıntı yaşamaya başladım doktoruma durumu anlattığımda ilacın dozunu düşürüp(10 mg) tedaviye devam etmemi daha sonra da ilacıı yavaş yavaş bırakmamı söyledi. dediği gibi ilacın dozunu düşürerek yavaş yavaş bırakmaya çalıstım ama sorun su ki ne zaman ilaç almasam aşırı derece kaygılı ve endişeli oluyorum bende son bi yıldır 2 -3 günde bir 5 mg ilaç alıyorum.. sonuç itibariyle bunu yapmamın rahatsızlığım acısından bi zararı varmı? Bu rahastızlığın ilaç kullanmadan tedavisi mümkün mü. Şimdiden Tesekkür ederim
#16 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 05-12-2013 22:19
Merhaba, sizde anlaşılan ilaca bağlı duygudurum yükselmesi olmuş (Manik Atak). Size önrim mevcut kaygılarınız için bir de psikoterapi yardımı almanızdır. Ara sıra cipralex 5 mg kullanmanız size pek bir zararı olmaz ancak yararı da tartışılır. Ayrıca kaygı bozukluğunda kullanılabilece k antidepresan olmayan bazı ilaçlar da var. Zaman zaman öyle bir ilaç tedavisinden de yardım alabilirsiniz.
Saygılarımızla.
#17 gonca 07-05-2014 12:53
merhaba ben besin zehirlenmesi geçirdim ve snra çok kötü oldum yemek yerken ve lavabo ihtyacım geldiğinde içim küp kü atıyordu ve sonra kalp atımlarımı çok duyar oldum kardiyolojiye gittim ritim bozukluğu dedi diğer bi doktor bişey yok dedi.ve psikiyatriye gittim atarax verdi kullanıyorum şuan ama içimdeki sıkıntı ve kalp ritimlerim devam ediyor ne yapmam gerekiyor..
#18 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 07-05-2014 23:23
Merhaba, anlaşılan şu sıralar tüm dikkatinizi kendinize ve vücudunuza vermiş durumdasınız. Bu da sizde, vücudunuzdaki en ufak belrtinin (çarpıntı, uyuşma, baş dönmesi vb.) farkında olmanıza ve bu belirtileri büyük ihtimalle zihninizde feleketleştirme nize neden oluyor. Bundan doylayı da korkunuzun ve çarpıntınızın daha da artmasına neden oluyordur. Eğer şikayetlerinizi bu şekilde yaşıyorsanız sizde büyük ihtimalle Panik Bozukluk dediğimiz rahatsızlık var.
Saygılarımla.
#19 gonca 08-05-2014 20:46
evet sürekli beynimde düşünceler var 15.günümdeyim atarax ilacında fakat kalp atımlarımı duyuyorum ve yemekten sonra oluyor. uyku bozukluğum biraz düzeldi bu ilacı devam etmelimiyim yoksa doktoruma gidip başka ilaç vermesini söylemelimiym.. teşekkürler
#20 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 21-05-2014 19:24
Tek başına Atarax ilacı bu sıkıntılarınızı n geçmesine yetmez büyük ihtimalle. Doktorunuza gidin ve size ilave ilaçlar vermesini isteyin.
Saygılarımla.
#21 elif can 13-05-2015 09:39
Merhabalar hocam,

bundan 3 yıl önce çok sevdiğim bi erkek arkadaşımdan ayrılmam neticesinde doktora gittim ve antidepresan kullandım, daha sonra zamanın geçmesiyle ortalama 1,5 yılda bu depresyonu atlattım yada öyle sanıyorum.. geçen yıl yani 2014 yılında babamın 3 ay kadar şehir dışına gitmesi ve yoğun özlem çekmem nedeniyle boğazımda düğüm oturdu bu düğüm babamın gelmesiyle ortadan kalktı.. ancak şimdi hiç bi sebep yokken ortalama 1 aydır boğazımda düğüm var.. sürekli kaygılı bi insanım zaten önceden de öyleydim.. bana bu konuda ne önerirsiniz. internetten okuduğum kadarıyla anksiyete bozukluğu yada nörotisizm gibi görünüyor.. bu durumdan nasıl kurtulabilirim. :( vakit ayırdığınız için teekkürler, hayırlı günler dilerim.
#22 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 19-05-2015 22:35
Merhaba,
Sizde tekrar depresyon hastalığı oluşmuş olabilir. Size önerim, bir psikiyatri hekimine başvurun ve tedavinizi olun.
Saygılarımla.
#23 ferdi 21-12-2015 17:58
Son 3 yilda kisa donemli ama bana gore agir bir anksiyete gecirdim.asiri kaygi ve korkudan uyayamiyorum.ne fes alamiyorum bir haftada yaklasik 5 kilo verdim.hayattan zevk alamiyorum.isim e konsantre olamiyorum.beyn im ele gecirilmis gibi surekli felaketi dusunuyor bazen kafami bir yerlere vurmak istiyorum.bazen herseyi birakip issiz bir yerde yasamak istiyorum.insan larin gozunun icine bakip endiseleniyorum .korkum sinir tanimiyor artik.herkesin herseyin bana aileme zarar verecegini dusunup kaygidan korkudan yemek yiyemiyorum.ne yapacagimi sasirdim.lutfen yardimci olur musunuz
#24 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 21-12-2015 18:20
Merhaba Ferdi bey,
Tarif ettiğiniz şikayetlere bakılırsa sizde Yaygın Kaygı Bozukluğu olabilir. Aynı zamanda da Depresyon geçiriyorsunuz diye düşünüyorum. Ama kesin bir şey söylemek için ayrıntılı psikiyatrik muyene gerekiyor. Size önerim bir an önce bir psikiyatri hekimine başvurun ve tedavi olun. Tedavi ile bu şikayetlerinizd en kurtulabilirsin iz. Geçmiş olsun.
Saygılarımla.
#25 MİNE 02-01-2016 15:44
MERHABA YAYGIN ANKSİYETE BOZUKLUĞUNUN PSİKOZLA BİR İLGİSİ VAR MI?
#26 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 12-01-2016 23:18
Hayır yok, Yaygın Anksiyete Bozukluğu bir anksiyete bozukluğudur, psikoz ise başka bir hastalıktır.
#27 hakan özçoban 23-03-2016 18:55
Çok faydalı bir metin.
#28 Senem 11-04-2016 14:47
Anksiyete ve. Depresyon tedavisi oldum iki yıl paxera 20 mg. Gecen yaz tedavim bitti fakat dört beş ay sonra tekrar başladı sıkıntılar.Psik iyatrist tekrar tedavi demişti ama çocuk sahibi olmak istiyorumdum. 6 haftalık gebeyim. Ne yapmam gerekir. ü
#29 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 16-04-2016 17:50
Merhaba Senem hanım,
Eğer şikayetleriniz hafif düzeyde ise psikoterapi desteği ile bu şikayetlerinizi n üstesinden gelebilmeniz ve ilaç kullanmanıza gerek olmayabilir. Eğer şikayetleriniz şiddetli ise gebelikte de kullanılabilece k ilaçlar vardır. Onları kullanabilirsin iz. Ama gebelikte Paxera kullanmanızı tavsiye etmiyorum. Hangi ilacın kullanabileceği niz konusunda gerekli yardımı sizi tedavi eden psikiyatri uzmanından alabilirsiniz. Geçmiş olsun.
Saygılarımla.
#30 Nuray yaman 26-04-2016 22:22
Merhaba bende 1bucuk senedir sürekli derin nefes alma ihtiyacı duyuyorum. Cogu zaman bogazımda düğümlenme ve derin nefes almassam bogulucam hissi var. Psikiyatri bana citoles 5mg verdi fakat ilac kullanmak istemiyorum. Sadece psikoterapiyle başarı oranı nedir?
#31 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 24-05-2016 16:15
Merhaba Nuray hanım,
Bu şikayetinizin nedeni ya Kaygı Bozukluğu ya da Depresyon a bağlı olabilir. Bu şikayetinizin nedeni tam olarak belirlendikten sonra tedavi palanlaması yapılabilir. Bu şikayetiniz için ilaç tedavisi ve/veya psikoterapi desteği alabilirsiniz. İlaç tedavisi de gayet etkili bir tedavi yöntemi olduğnu da bilin lütfen. Tedavi şeklini doktorunuzla konuşarak karar vermeniz en doğrusudur.. Geçmiş olsun.
Saygılarımla
#32 Hakan 21-08-2016 00:05
Merhabalar,
Geçen sene bir tanıdığımın arabasında talihsiz bir olay yaşamıştım. Elimde olmayarak arkadaşımın arabasına kusup, altıma kaçırmıştım ve kendimi çok kötü hissetmiştim. Bu olaydan sonra tanımadığım veya bir şekilde çekindiğim insanların yanında vücudum çok farklı tepkiler verir oldu. Örneğin bugün bir arkadaşımla kafede otururken karnımda ağırlık hissettim acil tuvalete gitme ihtiyacı ve dönüşünde aşırı terleme hissedince akabinde psikolojik olarak rezil olma korkusu hissettiğimden özür dileyerek yanından ayrıldım. Eve gelene kadar bir yerde düşüp bayılma korkusu yaşadım. Ancak eve gelince vücudum normale dönüyor. Kendimi güvende hissediyorum. Sosyal hayatımın fazlasıyla etkilendiğini artık görebiliyorum. Artık bir yerlere gitmeden evvel güzergahımda kendimce güvenli noktalar tespit ediyorum ve ne zaman vücudum farklı bir tepki verir gibi yapsa hep en kötüsünü düşünüp bayılacakmış gibi hissediyorum fakat derin nefes alış verişi yapınca rahatlıyorum. Ne önerirsiniz?
#33 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 23-08-2016 14:28
Merhaba
Terif ettiğiniz şikayetlere bakılırsa sizin şu an Kaygı Bozukluğu rahatsızlığı geçirmekte olduğunuzu görüyorum. Bundan dolayı bu kaygı belirtilerini yaşıyorsunuz, kaçma ve kaçınma içinde oluyorsunuz ve güvenlik tedbirleri alma ihtiyacı içinde oluyorsunuz. Ancak kesin bir şey söylemek için ayrıntılı psikiyatrik muyene yapılması gerekiyor. Size önerim bu şikayetleriniz için bir Psikiyatri hekimine başvurun ve tedavi yardımı alın. Geçmiş olsun.
Saygılarımla.
#34 Suzan 25-01-2017 00:15
Tam anlamıyla ileri derecede anksiyete hastasıyım 2003 yılında doğum sonrasında başladı sonrasında çarpıntı şikayetinde doktora gittiğimde ritimlerin çok kötü olduğunu ve kalp krizi geçirdiğimi söyleyerek acil daha teşekküllü bir hastaneye ambulansla gönderildim ve beraberinde panik atak gelişti ve o günler çok zordu benim için şikayetlerime göre psikiatriye gönderildim ilaç başlandı. Ve hala kullanıyorum paxera 40 mg hergün alıyordum 10 öncesine kadar şikayetlerim nüks edince doktorum ilacımı değiştirdi CYMBALTA kullanmaya başladım ve beraberinde gerektiği durumlarda TRANKO BUSKAS. Verdi doktorum şunu öğrenmek istiyorum ilaca bağımlımı oldum ve doz artıyor gün geçtikçe bu durumda beni fazlasıyla etkiliyor ne yapmalıyım lütfen yardımcı olun
#35 ufuk 01-09-2017 03:23
hocam merhaba yaklaşık on yıldan beri zihnime olumsuz düşünceler geliyor ve bunları hiç durduramıyorum günün yarısından çoğunda huzursuz ve gerginim çoğu zaman titreme kafamda basınç hissi ateş basması ve bayılma hissi oluyor geceleri hiç uyuyamıyorum uykuya anca gündüz dalabiliyorum. devamlı bir endişe hali içindeyim dikkatim çabuk dağılıyor ve çabuk yoruluyorum bir ortamda rahat oturup konuşamıyorum ve devamlı bir gerginlik içindeyim gittiğim doktorlar obsesyon teşhisi koydular verdikleri antidepresanlar beni rahatlatmadı.ve şikayetlerimin çoğu devam ediyor sizce teşhisim nedir teşekkür ederim.
#36 Uzm. Dr. Mustafa CANBAZOĞLU 01-09-2017 11:46
Merhaba Ufuk bey,
Tarif ettiğiniz şikâyetlerinize göre sizde Yaygın Kaygı Bozukluğu olma ihtimali var. Ancak kesin bir şey söyleyebilmek için ayrıntılı değerlendirme yapmak gerekir. Size önerim tekrar bir Psikiyatri hekimine başvurun ve bu şikayetleriniz tekrar değerlendirilsi n. Geçmiş olsun.
Saygılarımla.
#37 duygu1140 14-09-2017 20:33
Merhaba!
Ben en küçük huzursuzlukta olabilecek en kötü ihtimali düşünüyorum. Çay tutarken falan düşücek gibi elim titriyor. Nefes darlığı ve tıkanmayı çok yaşıyorum bür türlü rahat nefes alıp rahatlayamıyoru m. Hemen sinirleniyorum çok gergin olabiliyorum. Bu nedenlere bakarak Yaygın anksiyete bozukluğu olabilir diye düşünüyorum doğrumudur acaba ?

Yorum yapma yetkiniz yoktur.

BİLGİLENDİRME

Bu site ruh sağlığı alanında insanlarımızı bilgilendirmek, eğitmek ve yardımcı olmak amacı ile hazırlanmıştır. Bu sitede size verilen bilgiler sizi tedavi amacına yönelik değildir. Bir sorununuz varsa öncelikle ruh sağlığı alanında çalışan uzman bir kişiye başvurmanızı öneririz.

Ziyaretçi Sayısı

01.11.2009 tarihinden itibaren gelen ziyaretçi sayısı
1968310
BugünBugün65
DünDün440
Bu HaftaBu Hafta1665
Bu AyBu Ay5894
ToplamToplam1968310
Çevrimiçi Ziyaretçi: 4